Temel çelişki...

Kadın erkek ilişkilerinde sonu gelmez bir sorun yumağı oluşturur bu durum. Evli ya da ciddi ilişkisi olan insanlar 'güvenlik' ihtiyaçları doyurulduğundan 'serüven' ihtiyacına acıkmışlardır.
Bekar olan ya da ilişkilerinde dikişi tutturamayanların büyük bölümü ise 'serüven' ihtiyaçlarını tıka basa doyurmuşlar, bu sefer kendini belli eden 'güvenlik' ihtiyacı ile boğuşmaktadırlar.

Evli olanların dışarıda olmak istemesi, bekar olanların ise içeride yani evli olmayı istemelerinin nedeni, bu temel çelişkidir. 
Aynı durum uluslar, liderler ve toplumlar için de geçerlidir. Bir toplumun hangi ihtiyacı acıkmışsa o sırada onun doyurulması gerekir. Ancak bir süre sonra kaçınılmaz olan gerçekleşecek ve diğer 'ihtiyaç' ortaya çıkacaktır.
1815 yılında Napolyon sürgün edildiği Elbe Adası'ndan kaçarken hiç kimse onun yönetimi tekrar elde edebileceğini düşünmemişti.
Yıllarca Fransa halkını zaferler, savaşlar, ani çıkışlar, kahramanlıklar ve meydan okumaları ile beslemişti. Fakat halk artık yorgundu. İlk başta hissettikleri coşku yerini sakin ve güvende olma ihtiyacına bırakmıştı.
Yerine geçen Kral 18. Louis, Napolyon'un tam tersi idi. Barışçıl, güven veren, ani çıkışları olmayan, her şeyi diplomasi ile çözen bir adamdı. Görünümü de buna uygundu. Oldukça toplu, sessiz, sakin biriydi.
Yıllarca Napolyon'un 'serüvenleri' ile yorulan halk, 18. Louis'in 'güvenlik' vaat eden huzur dolu yönetiminde mutlu olmuşlardı.
Ama bir süre sonra beklenen şey gerçekleşmeye başlamış ve uyanan temel çelişki diğer ihtiyacı doğurmuştu.
Fransa halkının yeniden uyanan 'serüven' ihtiyacı doyurulmayı bekliyordu. Bu ihtiyacın farkında olan Napolyon adadan kaçmayı başarıp Paris'e doğru yola koyulduğunda onu tutuklamak üzere karşısına dikilen ordunun fikir değiştirip Napolyon'un tarafına geçmesi ve 18. Louis'i tahttan indirmesinin başka bir açıklaması yoktur.
Aynı süreci şu anda ülke olarak biz de yaşamaktayız. Son 8 yıldır Tayyip Erdoğan'ın gözü pekliği, ani çıkışları, heyecanı, gerilimleri, kafa tutmaları, meydan okuyan tavırları ile büyülenen bir halkın 'serüven' ihtiyacı doyurulmuş durumda.
Şimdi artık 'güvenlik' ihtiyacı ön planda.
Ve bu ihtiyacı doyurabilecek başka bir lider figürü ortaya çıktı...
Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu kadar coşkuyla karşılanmasının temel nedeni işte bu ihtiyaç.
Halk artık gerilmeden, kasılmadan, sakin, huzurlu bir atmosfer hayal ediyor. 'Güvenlik' ihtiyacı tavan yaptı!
Türkiye'de değişim kapıda. Bu değişiminin ana nedeni ise işte bu temel çelişki...

CEKETİN SIRRI VE JACKIE KENNEDY
Geçen hafta İpekyol firmasının ürettiği bir ceket takım Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf ve Tokat Milletvekili Dilek Yüksel tarafından giyilip pişti olununca herkes bu ceketi konuşmaya başlamıştı.
Ben de kendime bir şeyler bakmak için İpekyol'a gitmeye karar verdiğimde aslında aklımda bu ceket yoktu. Hafta içi İpekyol'un sahibi Yalçın Ayaydın'la konuşup showroom'larına gittim. Kış sezonuna hazırlık başlamıştı. Çok güzel jeanler, hırkalar, ceketler vardı. Birden içerideki askılarda meşhur ceket gözüme çarptı.
'Bir dakika, bir dakika' dedim; 'Yoksa bu, o meşhur ceket mi?'
Yalçın Bey gülümseyerek onayladı. Onlar da pek şaşkındı bu duruma. Ceketi şu an arasanız bulamazmışsınız mağazalarda. Satış patlaması yaşamışlar.
Ceketin ne özelliği var derseniz, şunu söyleyebilirim; klasik dokunuşlara modern yorumla birlikte romantik bir hava katmışlar. Ama giyince içinde kendinizi Jackie Kennedy gibi hissediyorsunuz. Aklımdan acaba her kadın politikacının içinde gizli bir 'Jackie Kennedy gibi olma' arzusu mu var düşüncesi geçti.
Yalçın Bey önümüzdeki sezonu anlatırken küçük bir kıskançlık yaşadım.
Nimet Çubukçu sezon satışları başlamadan evvel bu showroom'a gelip beğendiği her ürünü not ettirirmiş. Bu ürünler de daha mağazalara dağıtılmadan ona gönderilirmiş.
Kıskançlığıma yenildim ve dayanamayıp söyleyiverdim.
'O halde ben de her sezon öncesi gelip beğendiklerimi seçeceğim, siz fatura ile beraber gönderirsiniz bana'.
Yalçın Bey söz verdi. Bundan sonra ben de sezon modasını herkesten evvel elde edeceğim...

BİR ERKEKTE OLMASI GEREKEN ÖZELLİKLER
1-Güçlü olmalı fakat gücü para ile eş anlamlı görmemeli. Güçlü olmak bir tavırdır. O erkeğin yanında kendini 'kadın' gibi hissetmektir. Kadına 'kadın' gibi hissettirebilmeli.
2-Şefkatli olmayı bilmeli. Şefkat göstermek bir erkeği dayanılmaz kılan unsurlardan biridir. Güçlü  ama şefkatli... Bakınız Robin Hood filmindeki karakteri ile Russell Crowe...
3-Duygularını göstermekten öcü gibi korkmamalı. Cool olmak duygusuz olmak değildir. Duygularını doğru zamanda doğru şekilde ifade edebilmektir.
4-Sahiplenmek ile hükmetmek fiilleri arasındaki farkı iyi bilmeli.
5-Yalan söylemesi gerekiyorsa o güne kadar oluşturduğu rutine uygun yalan söylemeli. Çünkü karşısında o rutini iyi bilen birisi olduğunda, rutine uymayan yalan hemen anlaşılır.
6-Ne zaman bir adım ilerleyip ne zaman bir adım geri gideceğini iyi bilmeli.
7-Giyinmenin kendini ifade etme şekli olduğunun farkında olmalı.
8-Dürüst olmalı. Dürüstlük öyle bir  erdem ki hem acıtıcı hem şifa vericidir. Dürüstlüğü ile acı verse bile aynı zamanda iyileştirdiğinin farkında  olmalı.
9-İlginin bir kadının en önemli besini olduğunun bilincinde olup, arada kilometrelerce mesafe olsa  bile bunu gösterebilmeli...

Başak Sayan İletişim

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Başak Sayan Sosyal Medya